GÜNEY KORE'DE KAHVE KÜLTÜRÜ


Kore'nin geleneksel kültüründe çay olmasına rağmen, Korelilerin çay içme alışkanlığı yerini, kahve içmeye bırakmış durumda. Kore'de adım başı kahveciye rastlıyorsunuz. Gençler kafelerde oturup içtikleri kahvelerle fotoğraf çekilmenin ve dışarıda ellerinde kahve bardaklarıyla dolaşmanın havalı gözüktüğünü düşünüyorlar. (Korelilerin biraz sonradan görme olduklarından bahsetmiştim Bakınız: Kore Mucizesi.) Kore'de çöp kutusu fazla bulunmadığından ağaçların, direklerin yanları da gençlerin içip bıraktığı boş kahve bardaklarıyla dolu oluyor. Bakınız: Kore'de çöp kutusu yok!


Aynı zamanda Kore'de kahveciler, gençlerin en çok yarı zamanlı olarak çalıştığı yerlerden biri. Kore'de gençlerin part time olarak çalışma koşulları bize göre daha kısa ve dolayısıyla rahat. Sabah dersi olan üniversite öğrencileri, öğleden sonra gidip 4,5 saatliğine kahvecilerde çalışıp harçlığını çıkarabiliyorlar.

Kore'de marketlerde bin bir çeşit kahve markası var. Bu yüzden Kore'de kahve bağımlısı olmanız da garanti! Genelde bu markaların reklamlarında tanıdık ünlüler oynuyor. (Bakınız: Gong Yoo 'nun reklam yüzü olduğu Kanu marka kahve). Bizde 2'si bir arada kahveler genelde toz halinde bulunuyor. Kore'de ise, normal granül kahvenin içine süt tozu eklenmiş halde satılıyor. Bakınız buz patenci Kim Yona'nın reklam yüzü olduğu Maxim Kahvesi:




Bizde yeni yeni yaygınlaşmaya başlayan, küçük şişelerde satılan, farklı türlerdeki (mocha, latte, sade vs.) hazır kahveleri, Kore'de kışın ısıtıcı dolaplardan, yazın da soğutucularda alabiliyorsunuz. Bakınız Lee Min Ho'nun reklam yüzü olduğu Georgia Gotica markalı soğuk kahve: (Sırf Lee Min Ho'nun resmini gördüm diye bu markayı almıştım.)



Bizde de çok fazla kahveci var ama bence Kore'dekiler daha modern, birçok kahveci, self-servis (seç-al) olarak hizmet verdiğinden herkes gidip kendisi siparişini alıyor. Garsonlara sesinizi duyuracağım diye uğraşmıyorsunuz yani. Ayrıca Kore'de kahve içme kültürü çok yaygın olduğu için 4-5 katlı kahveciler bulunuyor. Bu devasa kahvecilerde self servis/seçalı kolaylaştıran da titreşim ve ışıklı çağrı cihazları oluyor. (Bizde de bazı lokantalarda bu cihaz kullanılmaya başlandı ama çok yaygın değil.) Kahvelerinizi sipariş edince elinize bu titreşim cihazlarını veriyorlar. Siparişiniz hazır olunca da bu cihaz titriyor ve gidip siparişinizi alıyorsunuz. Bakınız o cihaz:

Kore'de bir arkadaşınızla bir şeyler yemeğe çıkarken genelde yemeği biriniz ısmarlamışsanız, kahveyi de arkadaşınız ısmarlıyor. Kore'de kahve fiyatları yemek fiyatıyla hemen hemen aynı. 7000-8000 Won'a bibimbap yiyebiliyorken, 7000-8000 Wona kahvenizi içebiliyorsunuz.


 Kore kahvecilerinde kahvelerin sunumları da çok dikkat çekiyor. Gittiğimiz bir kafede kahvenin yanında pamuk şekeri getirmişlerdi ve nedense çok hoşumuza gitmişti.


Kore'de kahveciler genelde ferah ve nezih ortamlar. Birçok kahvecide sigara içme bölümleri camla ayrılmış oluyor.




Sadece kahve satılmıyor, yeşilçay, tatlı patates çayı vs. gibi birçok değişik tipte içecek satılıyor. Kahvenin yanında da bir dilim pasta da alabiliyorsunuz. Kore'de tatlı yiyecekler bizdeki kadar çok tüketilmediğinden pasta vs. biraz pahalı oluyor. (Kore'de 3,4 kişinin önünde tek bir dilim yaş pasta görüyordum ve biraz garibime gidiyordu.)

Yorum yapmadan geçmeyin.:)







Yorumlar

Unknown dedi ki…
İyi bir gözlemcisiniz , başarılı bir yazı,alışkanlıklarımız farklı ta iki,her zaman için türk kahvesi derim😊 teknolojiyi kullanmada
bizden ilerideler ,bu bir gerçek.
Şimal yıldızı* dedi ki…
Teşekkür ederim. Benim için de Türk kahvesi 1 numara 😄