KORELİLER ÇOK YAŞA DEMİYORLAR!

Biri hapşırdığında "çok yaşa, iyi yaşa, hayırlı yaşa" diyerek iyi dileklerimizi iletme alışkanlığımız var malum.  Bu alışkanlık artık doğal bir tepki haline gelmiş durumda ve birçok ülkede nezaket göstergesi olarak kabul ediliyor. Azerbaycan'da "Sağlam ol!" deniyor. İngilizce'de "God bless you" (Tanrı seni korusun) iken, Almanlar sağlıklı yaşam anlamında "Gesundheit"ı, İspanyolca'da da Salud (Sağlık, sıhhatli ol) kullanıyorlarmış. 


Hapşırdıktan sonra karşıdakine iyi dilekte bulunmanın ne zaman ve neden kullanılmaya başlandığı konusunda kesin bir bilgi olmamakla birlikte birçok farklı teori öne sürülmüş. Çok eski zamanlarda biri hapşırdığında o kişinin ruhunun bedenini terk ettiği düşünülüyormuş. Avrupa'da 6. yüzyılda yaşanan veba salgını sonucu Papa I. Gregory hapşıran kişilere "Tanrı seni korusun" denmesini istemiş. Daha sonra 14. yüzyılda tekrardan baş gösteren veba salgını neticesinde insanlar "Allah seni korusun, beterinden saklasın" anlamında God Bless You'yu kullanmışlar.


Dünyada birçok ülkede hapşırdıktan sonra iyi dilek temennisinde bulunma adeti Güney Kore'de ise, ilginç şekilde kullanılmıyor. Bunu Kore'ye gittiğim ilk zamanlarda bizzat tecrübe ettim. Yurtta oda arkadaşımla otururken hapşırdım ve odada derin bir sessizlik oldu. Ben de içten içe oda arkadaşıma "Bana neden çok yaşa demedi ya!" diye bozuldum. Koreli oda arkadaşlarım normalde de çok hoşsohbet insanlar olmadığından bundan kaynaklı bir şey sanmıştım.  Bakınız: Koreli oda arkadaşım. Meğerse Korece'de böyle bir ifade yokmuş. Bu olaydan sonra da, Kore'ye benden daha önce gitmiş olan bir Fransız arkadaşımla konuşurken, o da aynı şeyden dert yanmıştı bana. Bu şekilde Korece'de 'çok yaşa' denmediğini öğrenmiş olmama rağmen, alışkanlıktan olacak, her hapşırdığımda belki biri çıkar da 'çok yaşa' der diye etrafıma bakınıyordum ama kimseden ses çıkmıyordu. Olur da bir gün Koreli biri yanınızda hapşırırsa,  "Çok yaşa" deyin yine de siz, onlar da öğrensin artık canım...

Yorumlar