Güney Kore'nin en büyük adası olan, Cecu Adası volkanik bir ada. Adanın ortasında Güney Kore'nin en yüksek dağı olan Halla Dağ (hallasan 한라산) yer alıyor. Hatta Cecu Adası'nın Halla Dağı isminde socusu (Bakınız: Kore içkileri) bile var.
Her ne kadar şimdilerde Koreliler yurt dışında balayı yapmayı tercih etseler de Cecu Adası yabancı turistleri çekmek için televizyon programları ve Kore dizilerinde 'balayı adası' veya 'Güney Kore'nin Havaisi' olarak lanse edilmeye devam ediliyor. Koreliler bu reklam işinden iyi anlıyorlar vesselam. Cecu Adasını adeta baştan sona turist çekmek için tasarlamış. Aslında sadece doğası güzel bir volkanik adayken sergiler, festivaller ve bolca değişik temalı müzelerle süslenmiş. Bu sayede de Cecu Adası yıl boyunca yerli ve yabancı turistlerin akınına uğruyor.
Cecu Adası Kore Yarımadası'nın güneyinde yer alıyor bu yüzden sıcak iklimi mandalina yetiştirmeye elverişli. Kore'de meyveler çok değerli olduğu için Cecu'dan mandalina hediye etmek Koreliler için çok anlamlı. Bakınız: Kore'de meyve ve sebzeler Her ne kadar Kore marketlerinde tek tek ve ateş pahasına satılıyor olsa da mandalina denince akla Cecu geliyor. Adada mandalina çok olduğu için Koreliler mandalinaları kurutuyorlarmış.
Cecu Adası denince Korelilerin ilk aklına gelen ve benim de Cecu gezim boyunca bolca söylediğim Cecu Şarkıları:
Cecu Adası'yla ilgili bu kadar bilgiden sonra gelelim Cecu gezime. Cecu Adası'na gitmek benim büyük hayallerimden biriydi. Bunun en büyük sebebi de, Kore dizilerinde ve şarkılarında sürekli bu adadan bahsediliyor olmasıydı.
Warm and Cozy dizisi Cecu Adası'nda geçen bir hikayeyi anlatıyordu.
Kanola çiçeği (yuçegot- 유채꽃), nisan ayında çiçek açtığında Cecu Adası'nı sarı renge boyuyor. Bu çiçeklerin festivali de yapılıyor.
Cecu Adası'na eskiden samdado (삼다도 [三多島]) denirmiş. Yani 3 şeyi çok olan ada. Bu üç şey: kadın, taş ve rüzgar.
1.si kadınlar
1.si kadınlar
Kocaları balıkçılık ve savaş gibi sebeplerle denize açılıp uzun süre geri dönmeyen kadınların nüfusu erkeklere göre daha fazlaymış. Bu yüzden de çocuklarının bakımını üstlenen kadınlar denize tüpsüz dalarak deniz ürünü toplamışlar. Bakınız Cecu Adası Kadın Dalgıç Müzesi
2.si taş
Cecu Adası volkanik bir ada. Bu yüzden volkanik oluşumlu taş, kaya oluşumları Cecu'nun her yerinde karşınıza çıkıyor. Jeju Adası Taş Dede (Dol Harıbang- 하르방) denen taştan yapılmış heykelleriyle ünlü. Bu taş heykellerin kökeni Şamanizm'e dayandırılıyor. Bu taşların adayı ve insanları kötülüklerden koruduğuna inanılıyor. Aynı doğurganlığı da temsil ediyor. Çocuk sahibi olmak isteyen kadınlar bu heykellerin burnuna dokunursa erkek çocukları, kulaklarına dokunursa da kız çocukları olacağı inancı hakim. Bu yüzden heykellerin bu çok dokunulan kısımlarında aşınmalar söz konusu. Nasıl ki bizde Kapadokya'ya giderken peribacaları süsleri her yerdeyse Cecu Adası'nda da birçok turistik noktada bu taş heykellerin bibloları vs. satılıyor. Bakınız: benim Cecu'dan aldığım biblolar:
3.sü rüzgar. Okyanus ortasında bir ada olduğu için tayfunlar esiyor. Biz gittiğimizde kıştı ve hafif kar çiseliyodu. O yüzden bayağı üşümüştük. Yazın da çok sıcak olduğunu tahmin ediyorum. En iyisi ilkbahar veya sonbaharın başlarında gitmek.
Cecu Adası'yla ilgili bu kadar bilgiden sonra gelelim Cecu gezime. Cecu Adası'na gitmek benim büyük hayallerimden biriydi. Bunun en büyük sebebi de, Kore dizilerinde ve şarkılarında sürekli bu adadan bahsediliyor olmasıydı.
Adada turist çekmek adına her şey için bir müze yapılmış. Reklamı bolca yapılan bir yer olduğu için müzelerin vs. giriş ücretleri, Kore'deki diğer birçok turistik şehirden daha pahalı. Bu yüzden gitmek istediğiniz yerlere önceden karar verip kendinize uygun olanları gezmenizi öneririm. Adada gezeceğiniz yerleri iki şekilde sınıflandırmak mümkün. Birincisi doğal manzaralara sahip, şelale, sahil, mağara gibi yerler.; ikincisi de çeşitli temalardaki müzeler.
Biz gezimizde ilk gece Slow Citi Guest House 슬로우시티게스트하우스'ta kalmıştık. Ranzalı yatakları vardı Akşamleyin marketten aldığımız şeylerle kendi yemeğimizi yapmıştık. Sabahleyin de mısır gevreği, ekmek, reçelin olduğu hafif bir kahvaltı vermişlerdi.
Cecu Gezim
Yorumlar