simal yıldızı*

Bu Blogda Ara

Sıfırdan İleri Seviyeye Korece 1 Kaynak

tarih: Ağustos 31, 1993

Bağlantıyı al
Facebook
X
Pinterest
E-posta
Diğer Uygulamalar

Sıfırdan İleri Seviyeye Korece 1 Kaynak

Bağlantıyı al
Facebook
X
Pinterest
E-posta
Diğer Uygulamalar

Yorumlar

Yorum Gönder

Popüler Yayınlar

KORE DİZİLERİNDE KULLANILAN İFADELER 1: KVENÇANAYO

KVENÇANAYO (괜찮아요) Kore Dizilerinde en çok duyduğumuz ifadelerden biri olan kvençanayo(괜찮아요) veya daha samimi hali kvençana(괜찮아), Türkçe'de "Eyvallah, "Sorun değil.", "Önemli değil." bazen de "Boşver.", "Akışına bırak.", "Bana göre hava hoş!" gibi anlamlara geliyor. (Türkçemiz çok zengin gerçekten de.)

ESAS OĞLANIN ESAS KIZDAN KÜÇÜK OLDUĞU KORE DİZİLERİ

Aşkın yaşı yok mudur gerçekten de? Biz kızlar çoğunlukla hem korunup kollanmak istediğimizden, hem de erkeklerin kızlara göre daha geç olgunlaştığını düşündüğümüzden, kendimizden yaşça büyük olan erkeklerle birlikte olmak isteriz. Tabi kendimizden küçüklerle olmak istemememizde "Elalem ne der?" düşüncesi de etkilidir hiç kuşkusuz. Erkekler için ise, çoğunlukla yaşın hiçbir önemi yok gibi görünür. Bunun altında yatan gerçek psikolojik neden nedir bilmiyorum ama bana göre bazı erkeklerin kendilerinden yaşça büyük kızlardan hoşlanmalarının sebebi, anne şefkatine fazla ihtiyaç duymaları.Yine de çok büyük konuşmamak gerek. Sonuçta gönül bu ota da konar... yok yok bu buraya hiç olmadı :)Bu konuda Hollywood epey film yaptı. Amerika yapar da Kore bu konuya parmak basmadan durur mu hiç? Bu tip Kore dizilerinde bir yanda kendinden yaşça büyük kıza aşık olup direten erkek, diğer yanda da bu kendinden yaşça küçük erkekten hoşlanmakla birlikte çevrenin eleştirmesinden çekinip aşka direnen...

GÜNEY KORE'DE BANKALAR

Güney Kore'ye gittiğinizde para bozdurmak için yolunuzun düşeceği ilk yerlerden biri bankalarolacağı için bu yazımda Kore'de bankacılık işlemlerinin nasıl olduğundan ve Türkiye ile farklarından bahsetmek istiyorum. Güney Kore'de Bankacılık Hizmeti Güney Kore'de bankacılık hizmetinin bizimkine göre çok daha iyi durumda olduğunu düşünüyorum. Kore'de bankalarda dikkatimi çeken ilk şey, gişedeki bankacıların çok nazik olduklarıydı. Türkiye'de resmi kurumlarda nedense hep bir bezginlik veya kızgınlık hali oluyor. Bir şey sormaya çekiniyorsunuz. Koreliler de saatlerce çalışıyorlar ama her müşteriyi güler yüzle ayakta karşılayıp ayakta uğurluyorlar.

REPLY SERİSİ

ANSWER ME (응답하라 1997,1994,1988) Answer Me ya da Reply 1997, 1994, 1988 serisi, bizdeki 'Seksenler, Doksanlar' dizileri gibi o döneme ışık tutan diziler. Aynı senarist ve yönetmenin ürünü bu dizilerde tema aynı; küçüklüklerinden beri bir arada yaşayan çocukların, yaş bluğa erince birbirlerine farklı gözlerle bakar hale gelmeleri. Bu konu bizdeki Çalıkuşu'nu andırıyor az da olsa. Bu dizi serisinin kendine has sıcak bir komedi-romantik tarzı var. Diğer dizilerden ayıran en önemli özellik de bu bence. Dizide kullanılan farklı çekim teknikleri de diziye ayrı bir hava katmış. Üç dizide de başrol kızımızın anne-babası rolünde aynı kişileri görüyoruz. Sung Dong Il ve Lee Il Hwa karakterleri, o kadar başarılı oynuyorlar ki, her dizide sanki başka kişileri izliyormuşuz havasına kapılıyorsunuz. Bu diziyi bitirdiğinizde istemsizce 'meee'liyorsunuz. :)

ENGELSİZ KORE DİZİLERİ

Koreliler çeşitli zihinsel ya da bedensel engelleri olan özel durumlu kişilerle alakalı birçok dizi yaptılar. Bu dizilerde özel durumu olan karakterler, çoğunlukla popüler oyuncular tarafından canlandırılıyor. Her işlerini büyük özenle yapan Koreliler, dizilerinde karakterleri adeta ince ince dokudukları için, dizilerdeki özel durumlu kişilerin yaşadıkları zorluklar, zaman zaman toplum dışına itilmeleri ve hatta hor görülmeleri en iyi şekilde yansıtılıyor. Bu konuda dizilerle farkındalık yarattıkları için Korelileri tebrik etmek gerek. 1. Can you hear my heart En sevdiğim Kore dizileri listemde ilk 5'e girebilecek olan bu dizide, tek bir özel durumlu kişiye yer verilmemiş. Balkondan itilip işitme yetisini kaybeden bir genç, zihinsel engelli bir başka birey ve Alzehimer yaşayan yaşlı bir teyze ve bol da hikaye var. Detaylı yazım için bakınız: Can You Hear My Heart 2. It's Okay not to be Okay Sadece engelli çocuğu olan anneler, engelli çocuğunun kendisinden önce ölmesini dilermi...

KORELİLER BÖCEK YER Mİ?

Korona'nın Çin'de yenen canlılardan bulaştığı haberlerinden sonra Çinlilere ve diğer Doğu Asya ülkesindekilere karşı önyargılar arttı. Kime Güney Kore desem, sanki Koreliler her öğünde böcekten başka yemek yemiyorlarmış gibi, "Iyy, böcek mi yiyorlar onlar?" diye cevap veriyorlar. Her ne kadar damak zevklerine alışmam uzun sürse de Kore'de yediğim birçok yemek bizimkilere göre çok daha sağlıklı ve lezzetliydi. Türkiye'de marketlerin, içinde ne olduğu denetlenmediği için insan sağlığına son derece zararlı ve insanları şeker komasına sokup hasta eden yiyeceklerle dolu olduğunu G.Kore'deyken anlamıştım. Ben şahsen her milletin kendi iklim ve bitki örtüsünün el verdiği ölçüde yemek kültürü olduğunu aklımızdan çıkarmamız gerektiğini düşünüyorum. Bu yüzden bu yazıyı okurken önyargılarınızı bir kenara bırakıp o şekilde okumanızı tavsiye ederim.

İLERİ TEKNOLOJİ GÜNEY KORE TUVALETLERİ

Geçenlerde tarihçi Talha Uğurluel'in Tuvalet Müzesi videosunu izledim ve kendimi Kore tuvaletleriyle ilgili bu yazıyı yazarken buldum. (İzlemeyenler için işte o video .) Taharet musluğu sorunu yurtdışına çıkan Türklerin yaşadığı en büyük travmalardan biri ve bu yüzden ellerde su şişeleriyle tuvaletlere girmek durumunda kalınıyor. Talha Uğurluel de videosunda Doğu Asyalıların taharet musluğu olmadığı için kendilerini pis hissettikleri ve her gün banyoya girme ihtiyacı duyduklarından bahsetmiş. Bu, kişiden kişiye değişmekle birlikte Korelilerin sık sık banyoya girdiklerine yurttaki oda arkadaşlarımda şahit oldum. Ancak Uzakdoğuluların taharet musluğunun olmaması yanlış bir bilgi. G.Kore'de taharet musluğunun alası var hem de. G.Kore'deki taharet musluğu sistemi oldukça teknolojik. Suyun sıcaklığı, püskürtme hızı ve yoğunluğu ayarlanabildiği gibi, masaj yapma ve oturduğunuz klozetin sıcaklığını değiştirme gibi özellikleri de mevcut. Tabii bu sistem Kore'de her yerde karşı...

MISCHIEVOUS KISS SERİSİ

PLAYFUL KISS SERİSİ "Playful (Mischievous) Kiss", Türkçe'ye "Hınzır veya Şımarık Öpücük" olarak çevirebileceğimiz Uzak Doğu'nun (Hana yori Dango gibi) oldukça popüler olan yapımlarından biri. İlk olarak Japonya'da manga (yani Japon çizgi romanı) olarak 1990 yılında "Itazura Na Kiss" ismiyle yayın serüvenine başlamış. Sonrasında da animesi ve farklı farklı ülkelerde dizi versiyonları çekilmiş. Aslında bu manganın konusu oldukça tipik, lisedeki okul birincisi imkansız aşkıyla evlenen saf kızın komik hikayesi. Ancak konunu işlenişi çok eğlenceli.

KORE'DE KOCAKARI İLAÇLARI

Kore, alternatif tıbba oldukça önem veren ülkelerden biri. Koreliler kocakarı ilaçları diye bildiğimiz geleneksel tıp yöntemlerini modern hale getirip dizilerde, filmlerde de bolca reklamını yaparak ülkenin sağlık turizminin gelişmesine katkıda bulunuyorlar. Kore'deki birkaç alternatif tıp yöntemi 1. Hazımsızlık Parmaktan kan alma, Kore dizilerinde bolca gördüğümüz yöntemlerden bir tanesi. Baş parmağa giden kanı durdurmak için parmak bir iple bağlanır ve tırnağın altındaki kısma iğne batırılıp bir iki damla siyah kan çıkması sağlanır.

KORE'DE MEYVE VE SEBZELER

KORE'DE AÇ KALMADAN NASIL YAŞANIR? İster okumak için, isterse çalışmak için gitmiş olun, rahat ana kucağından kopup da yad ellerde yaşamak sanıldığının aksine hiç kolay olmuyor. Çok zengin de olsanız, o ülkenin diline çok hakim de olsanız, hatta orada geniş bir çevreniz bile olsa, sonuçta siz o ülke vatandaşı değilsiniz ve ağzınızla kuş bile tutsanız size oranın vatandaşıyla aynı muameleyi göstermeyecekler. Bakınız: Kore'de Türk olmak ve Kore'de müslüman olmak . Kore'ye değişim öğrencisi olarak gittiğim zaman ilk başlarda oraya gitmeyi başarmış olmanın mutluluğuyla fazla özgüvenli ve umursamazdım ama Kore'de yaşayıp da yarı aç bir vaziyette dolaşmaya alışınca yurt dışında hele de Kore'de ayakta kalmanın hayal ettiğimden daha zor olduğuna kanaat getirdim. Kore'de kurdan dolayı liradan wona çevrilince paranızın kuş kadar kalması, Korelilerin Türkleri Arap statüsüne koymaları ve kendi ülkelerine göre gelişmemiş ülke vatandaşlarını hakir görmeleri gibi zorlukla...

Translate

Blogger tarafından desteklenmektedir